Jonathan Glazer’in yönettiği The Zone of Interest’i diğer Holokost filmlerinden farklı kılan, bize vahşeti göstermeden yaşatması. Peki filmleri çekilmeyen ve müzelerde sergilenmeyen üstü örtülmüş acılar ne zaman “ilgi alanımıza” girecek?
Category: Film
Zavallılar Neden Feminist Değil?
Yorgos Lanthimos’un fantastik dünyası, 19. yüzyıl masallarından beslenir. Uzun saçlarını camdan sarkıtan Rapunzel, bir ölüyü dirilten Victor Frankenstein ve Henrik Ibsen’in Bir Bebek Evi (1879) oyununda çocuk muamelesi gören ev kadını Nora ile film, geçmişi geleceğe taşır. Kibirli bir doktorun ve evde tutsak kadınların hikayelerini hatırlatan film, cinsiyet eşitliği vadeder mi? Orta Çağ şatolarında geçen sahneler, toplumsal ilerlemeye ışık yakar mı? Yoksa asıl ismi Victoria ile Kraliçe Victoria dönemini hatırlatan Bella ve diğer karakterlerle birlikte biz de “zavallı” mıyız?
Cezaevinde bir Öğretmenler Odası
lker Çatak’ın tek mekân filmi, çocuklarımızı sevgiyle ve güvenle teslim ettiğimiz okulu, huzursuz ve tekinsiz bir cezaevine dönüştürüyor. Bizi dehşete düşüren, öğretmenlerin de öğrencilerin de birer polis gibi her daim birbirlerini gözetlemeleri. Alman ortaokulundaki amaç, matematik formüllerine benzetilen kuralların içselleştirilmesi ve yönetime zorla değil isteyerek boyun eğilmesi. İç ve dış cephesindeki parmaklıkları, sınıflardaki çizgili storları, menteşeli pencereleri, gri ve boş koridorlarıyla okul binası, herkesin sürekli izlendiği bir hapishaneyi andırıyor.
May December
“Mayıs Aralık” anlamına gelen “May December” deyimi, sevgililerin arasındaki yaş farkına referans verir. Todd Haynes’in yönettiği filmdeki aykırı çiftin yirmi dört yıllık birlikteliği, 1997’de Amerikalı öğretmen Mary Kay Letourneau’nun 12 yaşındaki öğrencisiyle ilişkisi, hapiste doğurması ve çiftin evliliğini hatırlatır. Filmin orijinal ismi yaş farkını mevsimlerle resmederken Türkçe çevirisinin amacı sanki izleyiciyi “bir skandalın peşinden” sinemaya getirmek. Halbuki kimin neyin peşinde olduğunun belli olmadığı bu çok katmanlı filmde bütün toplum bu skandalın yazarı.
2023’ten bana kalan filmler
Zeki Demirkubuz’un Hayat’ında dantellerin istila ettiği salonlar ve Nuri Bilge Ceylan’ın Kuru Otlar Üstüne filminde Nuray öğretmeninin adeta bir film setine dönüşen evi ne kadar etkileyici olsa da seyirciye ders verme kaygısı, mekanların yansıttığı sıkışmışlık duygusunun önüne geçiyor.
Zeki Demirkubuz, ne rüya ne de gerçek bir Hayat
Hayat, ataerkil düzeni eleştirirken karakterlerin derinliğinden uzaklaşıyor. Sanki Rıza dışındakiler birer tipleme: Rıza’yı şiddete karşı uyaran şefkatli dede, “Türkiye’de herkes istediğine inanır” deyip ailesini üniversitede okuduğuna inandıran genç, karısını takip eden kıskanç koca, ezilen ev kadını ve hep babasının onayını bekleyen Hicran. Toplumsal meseleler çok boyutlu karakterler üzerinden irdelenebilirdi. Rıza’nın soyadı gibi “uysal” olmaması ve ismi “ayrılık” anlamına gelen Hicran’ın ailesinden kopamaması bariz çelişkiler. Karakterler üzerinden işlenen derin yaraları düşünürken kendimi sinemadan çok derste hissettim.
Sanat doğal değil kurgusaldır
Biz sanatseverler gerçeklik fantezisine kapılırız. Heyecanla takip ettiğimiz hikayelerin otantikliğine inanmak isteriz. Bu gerçeklik sanrısıyla sinema ve edebiyatta sempati duyduğumuz karakterlerle birlikte ağlar ve güleriz. Oysa sanatın İngilizcesi “art,” yapay anlamına gelen “artificial” kelimesinden gelir. Sanat doğal değil, kurgusaldır.
Bir Düşüşün Anatomisi: Müzik ve Mekânın Büyüleyici Tezatlığı
2023 Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye’yi alan Justine Triet’in filmi, ilk sahnesindeki mekân ve müziğiyle seyirciyi mıknatıs gibi çekiyor. Uçsuz bucaksız, ıssız, karla kaplı Fransız Alpleri’nde üç katlı bir dağ evindeyiz. Evin salonundan çatıya çıkan merdivenlerin başındayız. Parmaklıklı tırabzanlar, korkuluklar ve sandalyelerle hapishaneyi andıran ahşap evin üst katına davetliyiz. Görüşümüzün parmaklıklarla kısıtlandığı evde, hayatını evlilikle sınırlandıramayan Sandra (Sandra Hüller) gibi tutukluyuz. Çatıdaki üçgen pencerelerden aşağıya farklı çerçevelerden baktığımızda, Samuel’in (Samuel Theis) güya karısı uyurken balkondan düşüşünün tek bir anatomisi olamayacağını hissediyoruz. Savcı, avukat ve polisin aynı roman yazarı çift gibi senaryolar ürettiği meta film, cinayet mi kaza mı ikilemimizle adeta dalga geçiyor.
Dolunay Katilleri: Amerikan Tarihine Yakılan Bir Ağıt
Üç buçuk saat süren filmin neredeyse hiç ilerlememesinin sebebi, her ırkın eşit olduğu bir Amerika hayaline tutunmaması. Toplumsal değişime inancı olmayan Dolunay Katilleri’nde bir doruk noktası yok. İlk sahneden konusunu bildiğimiz ve merak unsuru taşımayan film, geleceğe ümitle bakmıyor.
Kuru Otlar Üstüne’nin Uzun, İnce ve Çıkmaz Yolu
Türkçeye “hareketli resim” olarak çevirebileceğimiz, İngilizcede sinema filmi anlamına gelen “motion picture”ın ruhunu yakalayan bir tablo-film Kuru Otlar, sanki bir enstantaneler silsilesi.