December 4, 2024

Kuş Uçuşu

Cüneyt Özdemir, Kuş Uçuşu’nun “ne yazık ki hayli karikatür kahramanlar ve olaylarla” “televizyon habercilerin hırslı dünyasına” baktığını yazmış.[1] Karakterlerin karikatürize edilmesinin sebebi, dizinin sahtelik ve riyakarlıkla dalga geçmesi. “Gerçek görünendir” cümlesi ile başlayan dizi, taktığımız maskelerin ve yapay gülüşlerimizin gerçeklik algısı yarattığını başarıyla gösteriyor.

Bir Derdim Var neden final yaptı?

Çocuklar görünmezdir. Yeri geldiğinde sevilen, tehdit edilen, azarlanan, ödüllendirilen çocuklar edilgendir. Ciddiye alınmayan hikayeleri pek anlatılmaz. Komedi unsurundan öteye de gidemezler. Birçok izleyici, akşam çay keyfi yaparken ekranda “Anne anne” diye bağıran ergene kulak vermek istemez. Duymadığımızı düşünmez, dert etmeyiz. Neredeyse yok sayılan çocukların çaresizliğini görmek yerine intikamla örülmüş aşk üçgenlerine kapılırız. Burak Müjdeci ve Özkan Say’ın yönettiği ve Yekta Torun ile Deniz Gürlek’in senaryosunu yazdığı Bir Derdim Var, aşk temasına dayalı bir dramatik yapıdan beklenen kırılmaları sunmadığı için final yapıyor. 

Kızılcık Şerbeti’nde Annelik Temsilleri

Kızılcık Şerbeti, belki de ilk defa emzirmeyi kutsamak yerine ne kadar zorlu bir süreç olabileceğini ekrana yansıtıyor. “Anne yapamam şu an ne olur çok acıyor” diye haykıran Nilay’a kayınvalidesi hayretle bakar. Gelininin karın ağrısını ve mide bulantısını “şımarıklık” ve “kapris” olarak nitelendirir. “Bunalımda da olsan bunalımlı halinle emzireceksin çocuğu” diyerek gelinini kocasına şikâyet eder. Pembe’ye bir annenin kendisini de düşünmesi gerektiği öğretilmemiş ki gelininin fiziksel ve psikolojik ihtiyaçlarına duyarlı olsun. 

Frankenstein Uyarlaması Yaratılan’ın Yaratamadığı Ne?

Yaratılan, hiç bilmediğimiz Osmanlı rivayetleriyle örülü bir senaryoda dirilebilirdi. İşte o zaman tarihimizin susturulmuş hortlaklarıyla yüzleşebilirdik. Osmanlı’yı kendi efsanelerinden çok bir İngiliz romanı ve İngilizce bir şarkı üzerinden resmeden dizi, geçmişe farklı bir bakış açısı kazandırıyor mu? 

Yargı’nın Funda Arar ve Caspar David Friedrich ile Muhteşem Dönüşü

Senarist Sema Ergenekon ve yönetmenler Ali Bilgin ve Beste Sultan Kasapoğulları, gözü yaşlı aşıkların uzun uzun bakıştığı alışılagelmiş sahneler sunmak yerine bizi sahnede Funda Arar’ın üzerine oturduğu enstrüman taşıma kutusundaki maktulle göz göze getiriyor. 

Zeynep Günay ve Seren Yüce, Kulüp’ün Sofra Kültürü

Bir ev hayal edin ki kapılarını etnik kimlik, cinsiyet, yaş, masumiyet gözetmeden herkese açıyor. Ve sokakların hoyratlığına inat, huzur veren ev Pera’da bir gece kulübü. Sözde tekinsiz eğlence mekânı, çalışanları için en sıcak ve en güvenilir sığınağa dönüşüyor. Kulüp’e kol kanat geren Yahudi Matilda ve kızı Raşel, Ermeni Agop, eşcinsel assolist Selim ve kibirli patron Çelebi (Fırat Tanış), her akşam aynı sofrada buluşuyor. Sokakta kıyamet kopsa da sevdikleri öldürülse de sofra her akşam kuruluyor. Ayrımcılığa karşı birbirlerine kenetleniyorlar. Herkesin sofra kültürünü kapsayacak şekilde özenle hazırlanan masa, farklılıklardan besleniyor. 

Terzi: Bir Evsizlik Hikayesi

Cem Karcı’nın yönettiği Netflix dizisindeki evsiz, yersiz, yurtsuz karakterler, dikilmemiş bir kumaş gibi. Domestik ideolojide ev, dört duvardan ibaret bir bina değil, aileyi dış dünyadaki tehlikelerden sakınan bir yuvadır. Evlatlık verilen, terk edilen ya da çocukken şiddet gören karakterler, kendilerini evde hissetmiyor. Senaryosunu Rana Mamatlıoğlu ve Bekir Baran Sıtkı’nın yazdığı dizide, aile sevgisinden mahrum Türkler de Rumlar da kimsesiz.

Aşk Masalları: Ya Çok Seversen ve İlk ve Son

Mucizevi aşk masalları, seyircilere bir gün ruh ikizlerini bulma ümidini aşılar. Ye Dua Et Sev (2010) filminde boşandıktan sonra mutluluğu Bali’de arayan Elizabeth’in (Julia Roberts) karşısına yakışıklı Felipe (Javier Bardem) çıkar. İngiltere ve Amerika’da yaşayan iki kadının sorunlu ilişkilerinden kaçmak için evlerini bir süreliğine takas ettiği Tatil (2006) filminde ise Londra’ya taşındığı ilk gün Amanda’nın (Cameron Diaz) kapısını Jude Law çalar. 

Emin Alper, Arayış ve Titan

Emin Alper’in yönettiği, Özlem Yücel ve Nükhet Bıçakçı’nın senaryosunu yazdığı Disney+ dizisinin adı Arayış, her daim hayali bir mutluluğun peşinde koştuğumuzu ve bu kavuşmanın hiçbir zaman gerçekleşmediğini vurguluyor. Aslı Enver’in oynadığı Nisan rahim kanserinden, arkadaşı Songül beynindeki tümörden kurtulma umuduyla Tayfun (Mehmet Günsür) ve Azra’nın (Defne Kayalar) liderliğindeki şifa kampına katılıyorlar. Laik, kariyer sahibi, eğitimli İstanbullular, huzuru bir tarikat liderinin seanslarında buluyor.

error: Content is protected !!
Verified by MonsterInsights