Bir Derdim Var neden final yaptı?

Çocuklar görünmezdir. Yeri geldiğinde sevilen, tehdit edilen, azarlanan, ödüllendirilen çocuklar edilgendir. Ciddiye alınmayan hikayeleri pek anlatılmaz. Komedi unsurundan öteye de gidemezler. Birçok izleyici, akşam çay keyfi yaparken ekranda “Anne anne” diye bağıran ergene kulak vermek istemez. Duymadığımızı düşünmez, dert etmeyiz. Neredeyse yok sayılan çocukların çaresizliğini görmek yerine intikamla örülmüş aşk üçgenlerine kapılırız. Burak Müjdeci ve Özkan Say’ın yönettiği ve Yekta Torun ile Deniz Gürlek’in senaryosunu yazdığı Bir Derdim Var, aşk temasına dayalı bir dramatik yapıdan beklenen kırılmaları sunmadığı için final yapıyor. 

Emin Alper, Arayış ve Titan

Emin Alper’in yönettiği, Özlem Yücel ve Nükhet Bıçakçı’nın senaryosunu yazdığı Disney+ dizisinin adı Arayış, her daim hayali bir mutluluğun peşinde koştuğumuzu ve bu kavuşmanın hiçbir zaman gerçekleşmediğini vurguluyor. Aslı Enver’in oynadığı Nisan rahim kanserinden, arkadaşı Songül beynindeki tümörden kurtulma umuduyla Tayfun (Mehmet Günsür) ve Azra’nın (Defne Kayalar) liderliğindeki şifa kampına katılıyorlar. Laik, kariyer sahibi, eğitimli İstanbullular, huzuru bir tarikat liderinin seanslarında buluyor.

Yargı: CİNAYET MAHALLİNDE AŞK

Bir olay yeri bu kadar mı seksi olur? Issız ve karanlık ormanın ortası sarı şeritlerle çevrilmiş… Bir yerlerde kurşun olmalı ya da ceset. İnceleme ekibi ayrılınca Ceylin Ilgaz’ı tam da cinayetin işlendiği noktada öpmek istiyor. Fakat romantik savcı diyor ki olmaz, böyle hatırlamamalıyız ilkleri. Dizilerde sıklıkla izlediğimiz Boğaz ya da çiçek manzaralı öpüşme sahnelerinden sonra cinayet mahallinde aşka gelen kadın ne kadar etkileyici!  Ne zaman, nerede, nasıl yakınlaşmak istediğine kendi karar veriyor. Erkek nazlanıyor bu sefer. Ortamı uygun bulmuyor.

Renk Körü, Boğa Boğa

Kırmızı ve yeşil renk körü boğaları kışkırtan, seçemedikleri kırmızı değil, matadorun pelerinini hışımla sallamasıdır. Boğa Boğa’nın yönetmeni Onur Saylak, kırmızı ve yeşili seçiyor, hapisten çıkan yatırımcı Yalın’ın, karısı Beyza ile yeni bir başlangıç için memleketi Asos’a yerleşmesini anlatırken. Yalın’ın montu ve kazağı, Asos’un derin ormanları gibi yeşil. Beyza’nın aşçı önlüğü, pantolonu ve yağmurluğu da kırmızı. Ev dekorasyonu, kırmızıya çalan bir kahverengi. Demek ki her an boğa gibi saldırmak üzere olan karakterler aslında birbirlerini görmüyor. Paralarını emanet ettikleri hemşerilerinden kazık yiyen kasabalılar, Yalın’ı avlamak isteyen kırmızı-siyah üniformalı jandarma, tehditlerle boğuşan Yalın ve intikamcı karısı bilinmez bir savaşta kör atışı yapıyorlar. 

‘Aile’: Günümüzün ataerkil trajedisi

Fransız-Amerikalı yazar Raymond Federman’a göre, bir metnin sırrı görünmeyenindedir. Repliği bile olmayan bir karakter, hayalet gibi dolaşır sayfalar arasında. Adsız, sansız, sessiz bu boşlukta saklıdır hikâyenin özü. Sadece kelimelere odaklanan okuyucu, kaçırır satır aralarında her anı gizlice şekillendiren meseleyi.Serenay Sarıkaya ve Kıvanç Tatlıtuğ’un oynadığı Aile dizisinde de asıl mesele baş döndürücü güzellikteki karakterler değil, fiziksel yokluğuna rağmen her sahnede hortlayan baba.

error: Content is protected !!
Verified by MonsterInsights